ABD, Çin’e, insan hakları için söz geçiremedi

20 Ocak 2011 / Türkiye Gazetesi

ABD Başkanı Obama ve Çin Başkanı Hu Cintao, “21.yüzyılda Amerikan ve Çin halklarıyla küresel toplumun çıkarlarına hizmet eden, olumlu, işbirliği içinde bir ABD-Çin ilişkisinin inşa edilmesine yönelik bağlılıklarını” yeniden teyid etti. Tibet ve Doğu Türkistan’da, insan haklarını ihlâl etmek ve bu doğrultudaki talepleri şiddet yolu ile bastırmakla suçlanan Çin, ”Bunun bir iç mesele olduğunu” iddia ederek, işine karışılmamasını istedi.
ABD Başkanı Barack Obama ve Çin Devlet Başkanı Hu Cintao, “21.yüzyılda Amerikan ve Çin halklarıyla küresel toplumun çıkarlarına hizmet eden, olumlu, işbirliği içinde ve kapsamlı bir ABD-Çin ilişkisinin inşa edilmesine yönelik bağlılıklarını” yeniden teyid etti.
Cintao’nun Washington ziyareti sırasında yayımlanan “ABD-Çin Ortak Açıklamasında”, “iki tarafın birbirlerinin egemenliği ve toprak bütünlüğüne saygı gösterdikleri hususu” vurgulandı.
“ABD ve Çin’in, iki ülkenin ortak çıkarlarının desteklenmesi ve 21’inci yüzyılın fırsatları ve zorluklarının ele alınması için kar şılıklı saygı ve yararı temel alan bir işbirliği ortaklığı geliştirmesi yolunda birlikte çalışma taahhüdünün” dile getirildiği açıklamada, “iki liderin, sürdürülebilir çözümlerin geliştirilmesi ve hayata geçirilmesi ile dünya genelinde barış, istikrar, refah ve halkların mutluluğu için uluslararası ortaklar ve kurumlarla daha geniş ve derin işbirliğinin gerektiği noktasında görüş birliğine vardığı” kaydedildi.
Açıklamada, “ABD ve Çin’in, birlikte karşılaştıkları ortak zorlukların öneminden hareketle, ortak çıkarları geliştiren, ortak kaygıları ele alan ve uluslararası sorumlulukların altını çizen bir ortaklık doğrultusunda çalışmaya karar verdikleri” belirtildi.
“İki liderin, ABD ile Çin arasındaki ilişkinin hem hayati hem de karmaşık olduğu teşhisinde bulunduğu” ifade edilen açıklamada, “iki tarafın, ilişkilerini geliştirmek amacıyla ikili stratejik güveni büyütme ve derinleştirme yolunda daha fazla çalışma kararı aldığı, işbirliğinin genişletilmesi iç in diyaloğun derinleştirmesinin önemini yinelediği ve anlaşmazlık alanlarını ele almak, ortak zemini genişletmek ve bir dizi konudaki koordinasyonu güçlendirmek için birlikte çalışma ihtiyacını vurguladığı” kaydedildi.

-“ABD, GÜÇLÜ BİR ÇİN’DEN MEMNUNİYET DUYAR”-
Açıklamada, “ABD’nin dünya meselelerinde daha büyük rol oynayan, güçl ü, refah içinde ve başarılı bir Çin’den memnuniyet duyduğu, iki liderin, birlikte çalışarak, 21. yüzyılda daha istikrarlı, barışçıl ve refah içinde bir Asya-Pasifik bölgesi inşa edilmesi çabalarına destek verdiği” belirtildi.
“İki tarafın da, Tayvan meselesinin ABD-Çin ilişkilerindeki öneminin altını çizdiği” ifade edilen açıklamada, “Çin tarafının, Tayvan meselesinin Çin’in egemenliği ve toprak bütünlüğünü ilgilendirdiğine vurgu yaptığı ve Amerikan tarafının, ilgili taahhütlerini onurlandıracağı ve Çin’in bu konudaki pozisyonunu destekleyeceği umudunu ortaya koyduğu” kaydedildi. Açıklamada, “Amerikan tarafının, ABD’nin tek Çin politikasını takip ettiği ve üç ABD-Çin Ortak Bildirisindeki ilkelere uyduğu, ayrıca ABD’nin, Tayvan Boğazı’ndaki ilişkilerin barışçıl biçimde gelişimini, her iki tarafça ekonomik, siyasi ve diğer alanlarda diyaloğun arttırılmasını ve daha olumlu ve istikrarlı ilişkiler geliştirilmesini desteklediği” ifade edildi.

-İNSAN HAKLARI-
Açıklamada, “ABD ve Çin’in, insan hakları konusunda aralarındaki önemli farklılıkların sürmesine rağmen, bu hakların desteklenmesi ve korunmasına bağlılıklarını yinelediği, ABD’nin, insan hakları ve demokrasinin yükseltilmesinin, dış politikasının önemli bir parçasını oluşturduğunu vurgularken, Çin’in ise hiçbir ülkenin iç işlerine karışılmaması gerektiğinin altını çizdiği” kaydedildi. Böylece, ve Doğu Türkistan’da, insan haklarını ihlâl etmek ve bu doğrultudaki mâsum talepleri şiddet yolu ile kanlı bir şekilde bastırmakla suçlanan Çin, ”Bunun bir iç mesele olduğunu” iddia ederek, işine karışılmamasını istedi.
“ABD ve Çin’in, her ülke ve halkının kendi yollarını seç me hakkına sahip olduğu ve tüm ülkelerin birbirlerinin kalkınma modeli seçimine saygı göstermesi gerektiğini vurguladığı” ifade edilen açıklamada, “iki ülkenin hukuk alanındaki işbirliğini daha da güçlendirme kararı aldığı da” belirtildi.
Açıklamada, “ABD ve Çin’in, ordular arasında sağlıklı, istikrarl ı ve güvenilir bir ilişkinin, Obama ve Hu’nun olumlu, işbirliği içeren ve kapsamlı bir ABD-Çin ilişkisi yolundaki ortak vizyonunun önemli bir parçasını oluşturduğuna” vurgu yapıldı.

-“YANLIŞ ANLAMALARI AZALTMAK İÇİN DİYALOG VE İLETİŞİMİN ARTIRILMASI İHTİYACI”-
“İki tarafın, yanlış anlamaları azaltmak, anlayış birliğini ve karşılıklı çıkarları güçlendirmek ve ordular arasındaki ilişkinin sağlıklı, istikrarlı ve güvenilir biçimde geliştirilmesini desteklemek için, tüm düzeylerde geniş çapta diyalog ve iletişimin sağlanması ihtiyacını dile getirdiği” belirtilen açıklamada, “ABD ve Çin’in, aralarındaki Bilim ve Teknoloji Alanında İşbirliği Anlaşması altında sağlanan başarıları dile getirerek, bu anlaşmanın uzatılmasından memnuniyet duydukları, iki ülkenin, tarım, sağlık, enerji, çevre, balıkçılık, öğrenci değişim programları ve teknolojik inovasyon gibi farklı alanlarda işbirliği yapmaya devam edeceği” kaydedildi.
Açıklamada, “ABD ve Çin’in, Asya-Pasifik bölgesi ve ötesinde barış ve istikrarın desteklenmesinde ortak çıkarlara sahip olduğu inancı” ortaya konurken, “aciliyet gerektiren bölgesel ve küresel meseleleri ele almada iletişim ve işbirliğini artırma konusunda görüş birliğine varıldığı”ifade edildi.
“İki liderin, kapsamlı ekonomik işbirliğini destekleme hususunda görüş birliği içinde olduğu ve kapsamlı ekonomik işbirliği çerçevesini daha da geliştirecekleri” kaydedilen açıklamada, “iki tarafın, ABD, Çin ve küresel ekonomide güçlü, sürdürülebilir ve dengeli bir büyümeye destek olarak, makroekonomik iletişim ve işbirliğini güçlendirme kararı aldığı” ifade edildi.
Açıklamada, “iki ülkenin, ekonomik büyüme, istihdam, inovasyon ve refahın güçlendirilmesinde açık ticaret ve yatırımların önemini göz önünde bulundurarak, küresel ticaret ve yatırımların liberalleştirilmesi ve bu alandaki korumacı önlemlere karşı çıkılmasına olan bağlılıklarını vurguladığı, ayrıca ikili düzeyde ticaret ve yatırımlar konusunda varolan sorunların yapıcı, işbirliği ruhu içinde ve karşılıklı yarar getirecek şekilde çözü lmesi için aktif çalışma yürütme hususunda görüş birliğine vardığı” bildirildi.
“İki liderin, aralarında daha dengeli bir ticari ilişkinin kurulmasının önemini dile getirdiği ve bu alanda sağlanan ilerlemelerin altını çizdiği” belirtilen açıklamada, “iki tarafın, Hu’nun ziyareti sırasında sonuçlandırılan anlaşmalar da dahil olmak üzere, aralarındaki ticari ilişkinin derin ve sağlam doğasına işaret ederek, ikili ekonomik işbirliğinde somut ilerlemeler sağlanması için birlikte çalışmaya devam edilmesi kararlılığını ortaya koyduğu” ifadesi kullanıldı.
“Çin’in, döviz kuru reformunu teşvik etmeyi ve döviz kurunun esnekliğini artırmayı sürdüreceğinin” belirtildiği açıklamada, “iki liderin, yerel ekonomileri ve küresel ekonomiye yönelik açık, adil ve şeffaf bir yatırım ortamının güçlendirilmesinin önemini dile getirdiği” kaydedildi.
Açıklamada, “iki ülkenin, küresel finansal sistemin güçlendirilmesi ve uluslararası finansal mimarinin reformdan geçirilmesi için birlikte çalışma sözü verdiği, Milenyum Kalkınma Hedeflerine ulaşmak için, En Az Gelişmiş Ülkeler başta olmak üzere, gelişmekte olan ülkelere yardım edilmesi yolundaki uluslararası çabalara ortak destek vereceği” vurgulandı.

-“KORE YARIMADASI’NDA BARIŞ VE İSTİKRARIN MUHAFAZASI…”-
“İki tarafın, çevrenin korunması ve tüm ülke ve halklarının sürdürülebilir kalkınmasının desteklenmesine yardım etmek için küresel konularda uyum içinde çalışma niyetinin” dile getirildiği açıklamada, “ABD ve Çin’in, şiddet içeren aşırılıklara karşı koyulması, nükleer ve diğer kitle imha silahlarının yayılmasının önlenmesi, nükleer güvenliğin güçlendirilmesi, bulaşıcı hastalıklar ve açlık felaketlerinin önlenmesi, aşırı yoksulluğun sona erdirilmesi, iklim değişikliyle etkin mücadele, korsanlıkla mücadele, sibergüvenlik, ulusaşırı suçlar ve insan ticaretiyle mücadele gibi alanlardaki işbirliğini geliştirme kararı aldığı, ayrıca iki tarafın, nükleer silahsız bir dünya için bağlılıklarının altını çizdiği” belirtildi.
Açıklamada, “ABD ve Çin’in, Kore Yarımadası’nda barış ve istikrarın muhafazasının kritik önem taşıdığı hususunda görüş birliği iç inde olduğu ve her iki tarafın, yarımadada son dönemdeki gelişmeler yüzünden artan gerilimden kaygı duyduğu ve Kore Yarımadasıyla alakalı konularda yakın işbirliği yapılması yolundaki süren çabalarını not ettiği” kaydedildi.
“ABD ve Çin’in, Kuzey ve Güney arasındaki ilişkilerin geliştirilmesinin önemini vurguladığı ve iki Kore arasında samimi ve yapıcı bir diyaloğun gerekli bir adım olduğu hususunda ortak görüş ifade ettiği” belirtilen açıklamada, “ABD ve Çin’in, Kuzeydoğu Asya’da barış ve istikrarın korunması için Yarımada’nı n nükleer silahsızlaştırılmasının öneminden hareketle, bu hedef doğrultusunda etkin ve somut adımlar atılması ve Altılı Görüşmeler çerçevesinde ge çmişte ortaya konan taahhütlerin tam olarak uygulanması ihtiyacını yinelediği” ifade edildi.

-“ÇİN, İLK KEZ KUZEY KORE’NİN NÜKLEER PROGRAMI KONUSUNDA ALENEN KAYGI İFADE ETTİ”-
Açıklamada, “Bu bağlamda ABD ve Çin’in, Kuzey Kore’nin iddia edilen uranyum zenginleştirme programı konusunda kaygılarını ifade ettiği” belirtildi.
Bir Amerikalı yetkili, Çin’in bu kaygıyı ilk kez alenen dile getirdiğini ve bu açıdan önemli olduğunu söyledi.
Açıklamada, “iki tarafın, Altılı Görüşmelere erkenden tekrar d önülmesini sağlayacak gerekli adımların atılması çağrısında bulunduğu” ifade edildi.
İran konusunda da, “ABD ve Çin’in, İran’ın nükleer programının barışçıl olduğu yönünde uluslararası güveni yeniden tesis edecek kapsamlı ve uzun vadeli bir çözüme ulaşılması gayretlerine olan bağlılıklarını yeniden teyit ettiği” kaydedilen açıklamada, “iki tarafın, İran’ın, Nükleer Silahların Yayılmasın ın Önlenmesi Anlaşması (NPT) altında, nükleer enerjiyi barışçıl biçimde kullanma hakkına sahip olduğu ve bu anlaşma kapsamındaki uluslararası yükümlülü klerini yerine getirmesi gerektiği yönünde aynı görüşü paylaştığı, ayrıca ilgili tüm BM Güvenlik Konseyi kararlarının tam olarak uygulanması çağrısı yaptığı” ifade edildi.
Açıklamada, “ABD ve Çin’in, İran ile ‘5 artı 1’ sürecinden memnuniyet duyduğu ve bu sürece aktif katılacağı, İran da dahil tüm tarafların yapıcı bir diyalog sürecine bağlılıklarının önemini vurguladığı” belirtildi.

-İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ-
Açıklamada, iklim değişikliğiyle mücadele konusunda da, “iki tarafın, bu konuyu ve enerji güvenliğini, içinde bulunulan zamanın en büyük zorluklarından ikisi olarak gördüğü, iklim değişikliğiyle mücadele, iki ülke halkları ve dünya için enerji güvenliğinin sağlanması yolunda koordinasyon içinde olunması, temiz enerji alanında varolan işbirliğinin artırılması, açık pazarların temini, iklim dostu enerji alanında karşılıklı yarar getirecek yatırımların teşviki ve temiz enerjinin desteklenmesi gibi alanlarda atılacak adımlar konusunda aralarındaki yakın işbirliğini sürdürme niyetini dile getirdikleri” belirtildi.
Açıklamada, “iki tarafın, iklim değişikliğiyle mücadele konusunda Cancun anlaşmalarını memnuniyetle karşıladığı ve bu alandaki çabaların ekonomik ve sosyal kalkınmayı da geliştirdiğine vurgu yaptığı” kaydedildi.
“Hu’nun ziyaretinin, ABD ile Çin arasındaki ilişkileri daha da güçlendirdiği ve iki tarafın, karşılıklı saygı ve yarara dayanan bir işbirliği ortaklığının inşası için birlikte çalışma kararlılığını ortaya koyduğu” belirtilen açıklamada, “Obama ve Hu’nun, daha güçlü bir ABD-Çin ilişkisinin sadece iki ülke halklarının temel çıkarlarına hizmet etmekle kalmadığını, tüm Asya-Pasifik bölgesi ve dünyaya da yararları olduğu yönündeki derin inancı paylaştığı” vurgulandı.

WASHINGTON – AA