Çin, Uygur Türkü öğrencileri gözetim altında tutan yeni bir sistem geliştirdi!

Çin, Uygur Türkü öğrencileri gözetim altında tutan yeni bir sistem geliştirdi! Çin Komünist Partisine ait dünyanın en büyük gözetim şirketi Hikvision şirketi, gözetim mekanizmasını çok yönlü olarak artıran yeni bir sistem geliştirdi.

Çin Komünist Partisine ait dünyanın en büyük gözetim şirketi Hikvision şirketi, gözetim mekanizmasını çok yönlü olarak artıran yeni bir sistem geliştirdi.

Çin Komünist Partisinin (ÇKP) insanlar üzerindeki kontrol mekanizmasına yardım eden ve özellikle Doğu Türkistan’daki soykırım politikalarına gözetim teknolojisi ile destek veren dünyanın en büyük gözetim şirketi Hikvision, bu sefer oruç tutan Uygur Türklerini tespit eden yeni bir yazılım geliştirdi.

UYGUR TÜRKÜ ÖĞRENCİLERE YÖNELİK DETAYLI GÖZETİM

Hikvision, yakın zamanda Çin’in Fujian şehrindeki Minjiang Üniversitesi için yaklaşık 9 milyon dolarlık bir “Akıllı Kampüs” projesi üretti. Dünyaca ünlü video gözetim teknolojisini incelemeye ve raporlamaya odaklanan bir güvenlik ve gözetim endüstrisi araştırma grubu olan Internet Protocol Video Market (IPVM) 13 Kasım 2023 tarihinde konuya ilişkin yayımladığı raporunda, Hikvision şirketinin ürettiği bu sistemin, üniversitedeki Uygur Türkü öğrencilere yönelik detaylı bir gözetim ağı kurmayı amaçladığını bildirdi.

Raporda bu sistemin öğrencilerin kitap ödünç alma alışkanlıkları, tatil yerleri, pasaport kullanımları ve aile üyeleri hakkındaki bilgiler gibi kişisel verileri topladığı belirtildi. Sistemin dikkat çeken bir diğer skandal özelliğine vurgu yapılan raporda, Ramazan ayında Müslüman öğrencilerin oruç tutup tutmadıklarını tespit etmeye yönelik uyarılar gönderdiği kaydedildi. Bu iddialara karşın Hikvision, şirketi, projenin güya bu tür bir gözetim içermediğini savunuyor. Ancak, projeye dair yayınlanan dokümanlar, firmanın iddialarının aksine derinlemesine bir gözetim ağını işaret ediyor.

DOĞU TÜRKİSTAN’DAKİ BASKILARIN İSPATI

Bu gelişme, Çin hükumetinin Uygur ve diğer Müslüman Türk topluluklara yönelik geniş çaplı baskı ve gözetim politikalarının ciddi boyutlara ulaştığını gözler önüne seriyor. Özellikle, 2014 yılından bu yana Doğu Türkistan’da baskılar şiddetli bir şekilde arttı. Ramazan ayında oruç tutmak ve dini kitaplar okumak gibi birçok İslami faliyetler suç sayılıyor. Dinini ve kültürünü yaşamak isteyen Uygur Türkleri ise sözde “yeniden eğitim kampları” adı altında soykırım kamplarına gönderiliyor.